in986-Yıldızlar-ve-Ay-Sayfalar-Laleler-İmzalar

▼
Türkiye'de nisan ayında İstanbul sokakları tam anlamıyla açmış lalelerle doluyor. "Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı" yaklaşıyor, kızıl ay-yıldızlı bayrak bahar rüzgarında dalgalanıyor. Tarihin kanıyla ıslanmış bu kırmızı, Osmanlı askerinin canı pahasına koruduğu onurdur; Hilal ve yıldızların gümüşü, binlerce yıllık medeniyetten gelen bilgeliğin ışığıdır. Türkiye'nin kurucu babası Kemal Bey'in de dediği gibi: "Bayrağımız bir bez parçası değil, milletimizin ruhudur." Türkçe kitapların sayfaları arasında ise genellikle lale biçiminde metal ayraçlar bulunur. Avrupa'nın yanlışlıkla "Türk karanfili" olarak adlandırdığı bu çiçek, aslında Osmanlı'nın dünyaya bir hediyesi. Ayraçların keskin köşeleri zamanı keserek her okuyucuya şunu hatırlatır: Gerçek medeniyet, hem Ay-Yıldız Bayrağı gibi inancı savunmanın keskinliğini, hem de lale gibi güzelliği iletmenin esnekliğini gerektirir. 16. yüzyılda lale çılgınlığı Avrupa'yı sardığında, Türk zanaatkarlar lalenin sonsuz zarafetini ayraçlara taşıdılar. Tıpkı Avrupa ve Asya'ya yayılan, savaşta çeliği yumuşatan, barışta şiir yetiştirebilen bu ülkenin yaptığı gibi. Çocuklar ellerinde bayraklarla lale tarlalarında koşarken, kitap ve çiçek kokuları Boğaz'da birbirine karışırken, Türkiye, yıldızları ve ayı kalem, laleleri mürekkep olarak kullanarak, hem güç hem de esneklikle birleşen bir diriliş bölümü yazıyor. Mücadeleyle geçen her gün ve gece, tarihin uzun sayfalarında asla silinmeyecek birer ayraçtır.
In April, Turkey, the streets of Istanbul are full of tulips. The celebration of "National Sovereignty and Children's Day" is approaching, and the red-bottomed crescent-shaped flag is fluttering in the spring breeze. This red soaked in the blood of history is the dignity that the Ottoman soldiers guarded with their lives; the silver-white of the crescent and the star is the light of wisdom inherited from a thousand years of civilization. As Kemal, the founding father of Turkey, said: "Our national flag is not cloth, but the soul of the nation." And between the pages of Turkish books, there is often a tulip-shaped metal bookmark. This flower, mistakenly called "Turkish carnation" by Europe, is actually a gift from the Ottoman Empire to the world. The sharp corners of the bookmark cut through time, reminding every reader: true civilization needs to defend the spirit of faith like the crescent-shaped flag, and also needs to convey the flexibility of beauty like the tulip. When the tulip craze swept across Europe in the 16th century, Turkish craftsmen eternalized its elegance in bookmarks – just like this country spanning Europe and Asia, it can temper steel bones in war and cultivate poetry in peacetime. When children holding national flags run in the tulip fields, when the fragrance of books and flowers interweave in the Bosphorus Strait, Turkey is writing a chapter of rejuvenation that combines strength and flexibility with the stars and the moon as pens and tulips as ink. Every day and night of struggle is a bookmark that will never fade in the long scroll of history.
四月的土耳其,伊斯坦布尔街头郁金香盛放如海,恰逢”国家主权与儿童节”的庆典将至,红底星月旗在春风中猎猎飘扬。这抹浸透历史血色的红,是奥斯曼战士用生命守护的尊严;那抹新月与星的银白,是千年文明传承的智慧之光。正如土耳其国父凯末尔所言:”我们的国旗不是布,而是民族的灵魂。”
而在土耳其人的书页间,常夹着一枚郁金香造型的金属书签。这朵被欧洲误称为”土耳其石竹”的花卉,实为奥斯曼帝国赠予世界的礼物。书签的尖角划开时光,提醒着每个阅读者:真正的文明,既需如星月旗般捍卫信仰的锐气,亦需如郁金香般传递美好的柔韧。十六世纪郁金香狂热席卷欧陆时,土耳其匠人却将它的优雅永恒定格在书签里——正如这个横跨欧亚的国度,既能在战火中淬炼钢骨,亦能在和平年代培育诗意。
当孩童们手持国旗奔跑在郁金香花田,当书香与花香在博斯普鲁斯海峡交织,土耳其正以星月为笔、以郁金香为墨,书写着刚柔并济的复兴篇章。每个奋斗的日夜,都是历史长卷中永不褪色的书签。
▼

Contact Us
📞 Tel: +0086-760-85286839
📧 Email: info@imkgift.com